| Hoşgeldin Ziyaretçi | Mesaj atabilmek için forumumuza kayıt olmalısınız. | | Forum İstatistikleri | » Üye Sayısı: 3,847 » En Son Üyemiz: okanb » Konu Sayısı: 5,518 » Mesaj Sayısı: 75,391
Tam İstatistik | | En Son Konular | AT Oil Temp Işığı Subaru'... yazar butterzel Dün, Saat: 09:52 | Forester/XV arasında kald... yazar okanius 09-12-2025, Saat: 13:11 | Krank Sensörü Muadil Tecr... yazar AEnes 08-12-2025, Saat: 12:00 | 2013-2015 Forester Yatak ... yazar Riqel 07-12-2025, Saat: 21:01 | 2003-2008 Forester Sağ Ar... yazar Cherkess 06-12-2025, Saat: 15:17 | Spacer Nedir? Nasıl Olmal... yazar aristo41 05-12-2025, Saat: 22:49 | Dizel Partikül Filtresi S... yazar samet oz 02-12-2025, Saat: 12:20 | Forester 1998 valf selone... yazar Cherkess 01-12-2025, Saat: 19:56 | Tekrar Merhaba Arkadaşlar yazar mcake 01-12-2025, Saat: 17:32 | Levorg kış lastiği yazar frtzencir 30-11-2025, Saat: 15:29 | Ankara'da Multimedya ve A... yazar XVAltai 29-11-2025, Saat: 23:47 | Uzun yol ve Kış lastiği ö... yazar ewrature 28-11-2025, Saat: 20:37 | 2010/2011 LEGACY MÜZİK Sİ... yazar Kusva 28-11-2025, Saat: 11:07 | Forester 1000 Saat Alt Ta... yazar madanadam 26-11-2025, Saat: 21:58 | Subaru Solterra yazar atahanozbek 26-11-2025, Saat: 19:01 | 2019 XV D Konumunda Frend... yazar XVAltai 25-11-2025, Saat: 20:02 | Impreza arıyorum yazar wrxcio 21-11-2025, Saat: 00:32 | Bagaj Kapağı (Amortisör-S... yazar madanadam 20-11-2025, Saat: 10:48 | | | | Subaru Legacy Nasıldır? (2010 Model İnceleme) | | Gönderen: Cherkess - 21-12-2017, Saat: 13:17 - Forum: İnceleme ve Kullanıcı Yorumları - Cevaplar (38) |  | Yeni aldığım ve üçüncü Subaru'm olan 2010 Legacy 2.0i için merak edilen noktalara temas etmeye çalışacağım burada ve bizzat 1 aylık kullanıcısı olarak şahsi görüşlerimi sunmaya almaya niyeti olan aracı merak eden herkesi aydınlatmaya çalışacağım. 1. PERFORMANS Aracın ilk ve en çok merak edilen noktasına değineyim aracın performansı nasıl sorusunu hepiniz soracaksınız doğal olarak. Aracın performansı konusunda öncelikle ben aracı almadan önce bayağı bir çekincelerim vardı çünkü yok hantal yok gitmiyor diyenleri duydum gördüm okudum (Aynı şeyi 1.5 İmpreza içinde söyledikleri için yabancılık çektiğimiz bir konu değil) özellikle de önceki aracım 2005 XT den sonra kesmez diyorlardı. Sonuç olarak aracın performansı ne ile kıyaslandığına bağlı ben 1.5 İmpreza ve XT den sonra çok başarılı ve gayet tatminkar buldum aracı. Turbo yok dolayısıyla turbo lag denen olayda yok direk tepki veren bu motor daha da hoşuma gitti şahsen. Aracı ilk alınca bol bol basa basa döndüm Konya'dan Sivas'a ve inanın bir an bile aracın turbosuz olmasının eksikliğini yaşatmadı. Bilenler araştıranlar bilir aracın son hızı fabrika verilerinde 203km olarak yazılıdır. Ben bu hızı yokuş yukarı gördüm banamısın demedi XT kadar da bağırmadı çünkü CVT 6 ileri şanzıman gerçekten çok başarılı. 4EAT şanzımandan sonra bu şanzıman daha da hoşuma gitti. Araçtan anlayanların merak ettiği noktalar vardır bunlardan biri araç 2000 devirde en yüksak hangi viteste hangi hızda seyrediyor diye soran oldu test ettim 2000 Rpm de 6. vites ile 120 de gidebiliyorum bu da yakıta çok olumlu olarak yansıyor tabi doğal olarak. 0-100 konusu zaten 10,9 saniye yazıyor teknik özelliklerinde onu test ettim desem yalan olur. Bir iki defa başka araçlarla kapıştım geçtim tabi bence gayet tatminkar. XT kullanıcıları bilir (Şayet yazılımlı bir XT değilse) alt devirler 40 km ye kadar gayet ölüdür ve araç sanki 1.6 ya da daha düşük hacimli bir motor kullanıyormuş gibi hissettirir. Legacy de öyle değil alt devirler gayet canlı ve istekli 60km hızdayken düz yolda 5. viteste seyredebiliyor. Araçta 5 yetişkin varken de uzun yolda test ettim yokuşlarda boş haline göre doğal olarak biraz bağırıyor ama öyle 60-70 km lere düşmüyor gayet 130-140 la da yokuş çıkabiliyor ve tabi istekli bir şekilde gidiyor o konuda da üzmedi beni. Kısacası kıyaslamaları emsal araçlara göre yapıldığında bence gayet yeterli performans sunabilen kullanıcıyı üzmeyecek bir araç. Tüm bunları XT den sonra söyletebiliyor olması da güzel bence. Tabi Kuzguna yavrusu şahin görünürmüş gibi bir algı oluşmasın kimsede isteyen kapım açık test edebilir. 2. YAKIT Evet bazıları için en merak edilen bazıları için ikinci planda kalan konumuz doğal olarak YAKIT  Araç ne yakıyor ? arabayı aldığımdan bu yana aracı gören herkesin sorduğu ilk soru diyebilirim. Eee devir ekonomi devri 1.0 cc 3 silindirli araç kullanıcıları da var aramızda  Aracın yakıtını ilk olarak alır almaz şehirler arası yolda test ettim. Bir depo ile Konya'dan Sivas'a geldiğimde depo göstergesi yarım deponun bir çentik altını gösteriyordu yaptığım yol 525 kmydi. Bir o kadar daha yapar mı bilmiyorum ama XTde 550km yol yapınca depo ışığı yanıyordu iyi hatırlıyorum. Tahminim çok kasmadan gidersem en az 900 km yol yaptıracağı yönünde. Şehir içi yakıtı dün ölçtüm litre olarak 11,9 litre kuruş olarak 66 kuruş yakıtı var bu yakıt kışlık lastikleri takmadan önce daha düşüktü 9,6 ile 10,8 arası değişiyordu kışlık lastikle o kadar da fark olsun artık. Tabi aracım LPG siz ve bilenler bilir ben tüm araçlarımı benzinli alıp LPG montajını kendim yaptırırım. Şimdilik LPG konusunda kararsızım. Belki ileride LPG taktırabilirim. Neden kararsız olduğumu da izah edeyim çünkü 2008 model 1,6 Honda Civic AT araç benim aracım kadar yakıta sahip hatta bazısı benden de fazla yakıyor. Daha örnek verebilirim ama bir çok 1,4 ile 1,6 arası araç bana çok yakın yakıt değerlerine sahip. Hatta 1.2 cc Symbol bile 9-10 litre yakıyor diye tüp taktıran arkadaşım var. Ben aynı yakıtı 2.0 araçla akıyorken çok da ihtiyaç duymuyorum LPG ye. (şimdilik) 3. KONFOR Evet araç almak isteyenlere tavsiyem alacağınız aracı ilk önce yolcu olarak test edin yani arka koltukta oturun bir başkası kullansın siz rahat edip etmediğinize göre zaten konforunu anlarsınız. Şoför koltuğunda konfor testi yapılmayacağı kanaatindeyim bu kanaate varmamın ilk sebebi daha doğrusu ilk farkettiğim durum şoför koltuğu her zaman çok lüks ve iddialı bir araç olmadıkça diğer koltuklardan daha konforludur japonlar zaten bunu insanın gözüne gözüne sokmuşlar Legacy şoför koltuğunda elektrikli ileri geri yukarı aşağı mekanizması var artı bel desteği şişirme de varç Peki yolcu koltuğunda ne var derseniz sadece ileri ve geri var bu bir çok araç için böyle zaten. Bu tavsiye burada dursun biz asıl konumuz olan Legacy ye geri dönelim. Aracıma aldığım yolculardan arkaya oturanların ilk tepkisi Maşallah yayla gibiymiş oldu seyir halinde hiç rahatsız olduklarına değinen kimseye rastlamadım aksine çok olumlu yorumlar aldım. Benim izlenimlerim ise yolculardan biraz farklı çünkü ben eleştirel gözle ve ilk 2 Subarum ve bindiğim uzun süre kullandığım diğer araçlarla da kıyas yapmak zorunda hissediyorum kendimi. madde madde açıklamak daha uygun olur zannımca. a) Süspansiyon; konu Subaru olunca konfor hakkında ilk merak edilen konu tabi ki Süspansiyon oluyor. Süspansiyonlar sessiz ne çok sert ne çok yumuşak gayet kararında bir doz yakalamışlar çukurlarda rahatsız etmiyor virajlarda yamıyor takır tukur vurmuyor sanayici tabiriyle pıtır pıtır sessiz sedasız geçip gidiyor. Fren yapınca öne çok fazla yığılmıyor. b) Yalıtım; Ses yalıtımı çok ilginç bu araçta yol sesi impreza ve forestera göre çok az ama ilginç yanı siz aracın içindeyken dışarıdan biri seslenince duymuyorsunuz (otoparkçı, yıkamacı vs park için ileri git geri gel falan dediğinde cam açık değilse kesinlikle çok zor duyuluyor) motor sesi zaten duyulmuyor yani atmosferik ve otomatik olunca çok az motor sesi var yanlışlıkla bir iki defa marşa bastığım oldu aracı çalışmıyor sandım eski modellere göre marş basma olayını da düzeltmişler çünkü impreza ve foresterda marş basınca vıjjj diye bir ses gelirdi bunda araç çalışırken marş motoru devreye girmiyor. Yol sesinde ziyade yan dikiz aynalarından az biraz rüzgar sesi geliyor doğal olarak. Doğal olarak diyorum çünkü maşallah boy aynası gibi ayna koymuşlar Smile c) Direksiyon; Direksiyon çok rahat çünkü elektrikli tek parmakla dönebilecek kadar pratik bir kullanıma sahip. Ayrıca hıza duyarlı düşk hızlarda yumuşak yüksek hızlarda gerektiği kadar sert doğal olarak güvensizlik yaşatmıyor. Direksiyon simidinin büyüklüğü zaten standart ergonomik bir yapısı var ama direksiyon simidi 2008 imprezamda daha iyiydi ses kontrol ve cruise control tuşlarının olduğu bölüm bunda keskin hatlara sahip direksiyon kollarından tutmak pek mümkün olmuyor daha doğrusu rahatsız ediyor sadece simidi tutunca çok rahat. İmpreza direksiyonu oval hatlarıyla tuş takımı konusunda çok başarılıydı. ç) İç Dizayn; İç dizayn için uzun uzadıya bir şey yazmaya gerek görmüyorum daha şurası da şöyle olsaydı diyebileceğim bir noktası yok dizayn konusunda çok başarılı hiçbir şey kalabalık değil gösterişli değil oldukça sade tipik Japon Mantığı ile Minimalist her şey elinizin altında kullanıcıyı zorlayan bir dizaynı yok. Yani ne gibi zorluk derseniz örneklendireyim de acaba ne demek istiyor diye düşüncelere yer kalmasın. Peugeot 301 ya Citroen C Ellyse e binmiş olanlar bilir cam açma düğmeleri çok saçma bir şekilde kapı kulpunun civarında değil vitesin önündedir arka cam açma düğmesi ise ön iki koltuğun arasındadır. Yani yolcu cam açmak istese öne eğilmek zorunda şoför cam açmak istese kazaya bile neden olabilecek bir konumda vitesin önünde çakmaklığın yanına uzanmak zorundadır. Bu tip şeyleri Japon Mühendisler çok ince düşünüp bazı şeylerin yerine çok güzel karar verebiliyorlar. d) Donanım ; Evet bu kısımda aracın donanımlarına değineyim öncelikle bir Subaru kullanıcısı olarak 3. aracım oluyor kendisi ve diğer iki Subarumdan çok daha farklı ve üst donanımlara sahip ve kullandığım en donanımlı Subaru. Onun için eksikliğini hissettiğim diğerlerinde olup bunda olmayan bir şey yok tabi. Donanımlarını kullanıcılar aşağı yukarı tahmin edebiliyorsunuz ama araç hakkında bilgisi olmayanlar iin iç donanımda 6lı Cd Changer, Bluetooth (sadece telefon görüşmeleri için yani müzik dinlenemiyor) Aux bağlantısı, Aksesuar güç çıkışı, Çakmaklık, Koltuk ısıtma, ayna katlama, elektrikli el freni, hız sabitleyici, El gazı, Vdc, Hold modu var yokuşta kaydırmayan ve karda 2. viteste kaldırıp patinaja düşürmeyen sistem, Otomatik far sensörü, otomatik yağmur sensörü Arka kol dayama bardaklık, Sunroof vs... Arkalara koltuk ısıtma istiyor bu da ilk fırsatta yapacağım ilk operasyon koltuk ısıtma takmak olacak. Smile e) Malzeme Kalitesi; Bu kısım tartışmaya açık Konsolda torpidoda sert plastik kullanılmış bir miktar hafif hissettirecekken bir yandan deri koltukların kalitesi tasarımın güzelliği ve donanım bu yargıyı siliyor birbirini dengelemiş ama sert plastik malzeme daha kaliteli olabilirmiş kanımca ya da en azından içten bir yalıtım tabakasıyla kaplansaymış en azından vurunca tok tok diye bir ses gelmezmiş. Sert plastiği beğenmedim. f) Bagaj; Bu konuda Forester kadar kullanışlı bir bagajı var diyemeyeceğim derin ve basıl bir bagaja sahip ama kesinli gayet büyük bir bagajı var iki çocuklu aile olarak bana yetiyor. Forester bagaj konusunda ihya etmişti hep aklımda kimbilir Outback te ne biçim bagaj vardır sorusu dolanıp duruyor Smile g) Kabin; İç hacim konusunda gördüğüm en geniş kabine sahip Subaru doğal olarak segment farkından dolayı böyle. Arka koltuk diz mesafesi çok iyi arkada 3 yetişkin varken bile sıkıntı olmadı ön koltukları öne çekmek zorunda kalmadık. Sadece şu ortadaki şaft tüneli olmasa Avensis gibi olurdu çok iyi olurdu. Bej döşemeden dolayı da gayet ferah bir kabine sahip. Araca binen herkes maşallah çok genişmiş diye yorum yapmayı da eksik etmedi Smile | | | | 2008-11 Subaru Impreza Forester ön teker fren kaliper conta kiti | | Gönderen: adr - 18-12-2017, Saat: 21:33 - Forum: SATILIK YEDEK PARÇA - Cevap Yok |  | Orjinal Subaru Fabrika FHI mühürlü ekipmandır. Japonya'dan getirtilmiştir. 2 ön teker için 2 takım 26297FE000 conta kiti ve 901130011 Civata takımı Orjinal fabrika gressleri ile birlikte satılıktır. (takımlardan birinin (26297FE000) 4 adet olan kaliper somun körükleri denenip kullanılmıştır ama sağlamdır diğer kutu açılmamıştır.) Fiyat : 280 tl irtibat : 0 535 895 67 66 - Ahmet | | | | Muhteşem Bir SPA Keyfi | | Gönderen: nitro37 - 18-12-2017, Saat: 00:50 - Forum: GEZİ SEYAHAT - Cevaplar (7) |  | http://www.sbconceptspa.com/ Arkadaşlar siteyi inceleyin. Ankara SB CONCEPT SPA merkezine uzun zamandır giderim. Sahibi Şafak bey yakın arkadaşım olur. Ailenizle yada arkadaşlarınızla gönül rahatlığı ile gidip günün yorgunluğunu çok uygun fiyata atabilirsiniz. Benim gibi gerçek ve kaliteli masaj severler için süper bir yer. Conceptleri Avrupa standardında Normal indirimli paket fiyatları dışında benden de selam söylerseniz extra indirimde yapacak. Bayan üyelerimizde ister tek başına isterse de arkadaşlarıyla gönül rahatlığı ile gidebilir. Sadece gitmeden önce Şafak kardeşimle iletişime geçip randevu almanız gerekiyor. Çalışma saatleri 09:00 / 04:00 Tel: 0532 225 21 93 Bunu paylaşımı size teşekkürüm olarak kabul edin. | | | | Coilover Amortisör - Yay Sistemi Nedir ? | | Gönderen: nitro37 - 18-12-2017, Saat: 00:03 - Forum: GENEL MODİFİYE - Cevaplar (2) |  | Coilover Nedir? Coilover, spor yay ürünleri gibi araçların alçaltılmasında kullanılan bir diğer yöntemdir. Normal spor yaylar, aracın yayları sökülerek orijinal amortisörler ile birlikte kullanılmaktadır. Coilover da ise, aracın orijinal yay ve amortisörleri sökülür. Çünkü coilover spor yay ve spor amortisör birleşiminden oluşur. Araç amortisörleri de bu nedenle sökülmektedir. [img=0x0]http://sporyay.net/wp-content/uploads/2017/01/low_ST_Gewindefahrwerk_STX_Lieferumfang.jpg[/img] Coilover, kısaca ayarlanabilir spor yay ve amortisör birleşiminden oluşur. Spor yaylar aracı belirli bir ölçüde alçaltmaktadır. Coilover ise marka ve araç özelliğine göre belirli değerler arasında size alçaltma imkanı sunmaktadır. Üzerinde bulunan ayar yeri ve ayar anahtarı sayesinde amortisörlerin yüksekliğini ayarlayabilirsiniz. Aracı lifte kaldırıp tüm ayar işlemlerini aynı anda yapabilir veya kriko yardımıyla tüm ayarları tek tek yapabilirsiniz. 4 Amortisöründe aynı hizada olması için tümünü aynı kademeye kadar yükseltmeniz yada alçaltmanız yeterlidir. Coilover Hakkında Sıkça Sorulan Sorular 1-Aracımda konfor azalması olur mu? Bu yöntemde konfor kaybı minimum düzeyde yaşanmaktadır. Spor yaylara kıyasla konforlu olduğunu söylemek mümkündür. Coilover, diğer alçaltma yöntemlerine göre ters mantıkta çalışmaktadır. Yani aracı ne kadar alçaltırsanız konfor o kadar yüksek olur. Bunun sebebi, coilover yükseltildiğinde amortisör çanakları arası mesafe artar. Yaylarda bununla doğru orantıda gerilir. Gerilen yayların esneme mesafesi kaybolur. Alçak kullanımda ise yayların esneme mesafesi artar. Bu nedenle konforda artmaktadır. 2-Sertlik, yumuşaklık ayarlı coilover almak konforda ekstra fark yaratır mı? Bu coiloverlarda, ayarı yumuşak konuma getirmek coiloverın kendi yumuşaklığına ekstra bir yumuşaklık eklemez. Yani coiloverı yumuşak konuma alayım yolda daha yumuşak sürüş elde edeyim diyemezsiniz. Buradaki sertlik, yumuşaklık ayarı özellikle piste çıkan araçlar içindir. Bu özellik sürücülerin sürüş tarzlarına göre ayar yapmalarına imkan tanır. 3-Coilover muayeneden geçer mi? TÜV onaylı süspansiyonların belirli bir yükseklik-alçaklık aralığı vardır. Coiloverlarda bu aralıklara uyumluluk sağlamaktadır. Bu nedenle muayenede herhangi bir sorun yaşanmaz ve aracınız muayeneden geçer. | | | | Blow Off Nedir ? Ne İşe Yarar ? | | Gönderen: nitro37 - 17-12-2017, Saat: 23:29 - Forum: TEKNİK - Cevap Yok |  | Blow Off ne demektir? İki kelimeye sahip olan İngilizce "Blow off" terimi, Amerikan İngilizce'sinde "Bir şeyi geri çevirmek" veya "İptal etmek" anlamlarıyla kullanılırken, İngiliz İngilizce'sinde kaba tabirle "Gaz çıkarmak" anlamına gelmektedir. Her iki anlam da bu valfin yaptığı işi aslında basit bir şekilde açıklamaktadır. Ayrıca iki farklı adı daha bulunmaktadır. "Dump valve" ifadesindeki Dump kelimesi boşaltmak anlamında da kullanılmaktadır ve bu valfin görevini basit bir şekilde ifade etmektedir. Ayrıca teknik adı "Compressor bypass valve (CBV)" olarak geçmektedir ve "Kompresör (Basınç) tahliye valfi" olarak da tercüme edilebilir. Ancak piyasada ve caddelerde genellikle "Blow off" terimi ile anılmaktadır. Blow Off valfi ne işe yarar? Aşırı besleme sistemlerinin amacı atmosferik olarak emilenden daha fazla havayı silindirler içerisine göndermektir. Ancak bu işlem kesintisiz gerçekleşmez ve sistem sürekli devrede değildir. Gaz kelebeği sürüşe göre kimi zaman yarım, kimi zaman tam açıkken kimi zaman da ayak gazdan çekildiği için kapalıdır. Yani gaz kelebeği sürekli açık kalmaz ve hava silindirler içerisine düzenli bir şekilde gitmez. Ancak turbo pervanesi çalışma prensibi gereği ayak gazdan çekilse bile yavaşlayarak dönmeye devam eder ve az da olsa hava emer. Basit bir örnek vererek bu durumu pekiştirelim; Ayağımız tam basılı bir şekilde gazda olsun. Bu sırada gaz kelebeği tamamen açıktır ve çok yüksek miktarda hava emilerek silindirlere gönderilmektedir. Şimdi ise ayağımızı aniden gazdan çekelim. Bu durumda gaz kelebeği aniden kapanır ve silindirler içerisine hava gitmez. Ancak ayak gazdan çekildiğinde aniden durmayan ve yavaşlayarak dönmeye devam eden turbo pervanesi bir miktar havayı emmeye devam eder. Sonuç olarak kapalı olan gaz kelebeğinden geçemeyen bu hava bulunduğu yerde sıkışır ve geldiği yöne geri gitme eğilimindedir. Bunun sonucu olarak da çıkış arayan fazla hava turbo pervanesini tersine döndürmeye çalışır. Diğer taraftan tersine dönen pervane ise gaza tekrar basıldığında normal şekilde dönmeye çalışır. Ancak belli bir toparlama süresi olacağı için pervaneye gereksiz yük biner ve zaman kaybı olur. Bu zaman kaybı da "turbo-lag" yani turbo boşluğuna neden olur. Ayrıca oluşan türbülans ve basınç pervane yataklarına gereksiz baskı uyguladığı için aşırı besleme sisteminin ömrünü de kısaltır. Bu nedenle istemsiz olarak emilen fazla havanın sistemden atılması gereklidir. Blow off valfi ise fazla havanın basıncına göre ayarlıdır. Ne zaman ki bu durum gerçekleşirse blow off valfi açılır ve fazla havayı atmosfere atarak aşırı besleme sistemini rahatlatır. Blow Off valfinin kanalda biriken fazla havayı atmosfere atması sırasında ise "Çuf" sesi çıkar. Ancak bu ses fabrika çıkışı araçlarda istenmeyen bir sestir ve çıkması tercih edilmez. Diğer taraftan farklı uygulamalar ile modifiye edilerek basıncı arttırılan aşırı besleme sistemlerinin emdiği hava miktarı artar. Aynı şekilde sistemde biriken ve atılması gereken hava miktarı da artacağı için daha özel Blow Off valflerine ihtiyaç doğabilir. Bu nedenle araçlarını modifiye ederek güçlendiren sürücüler daha fazla hava emebilen Blow Off sistemlerini tercih ederler. Bu sistemler hem bahsettiğimiz sesi elde edebilirken hem de fazla havayı daha rahat bir şekilde tahliye ederler. Yani bu ses sadece gösteriş amaçlıdır ve ayarlı valfler sayesinde istenirse duyulmayacak şekilde de ayarlanabilir. sekizsilindir/Alıntı | | | | Turbo Nedir ? Turbo Çeşitleri Nelerdir ? | | Gönderen: nitro37 - 17-12-2017, Saat: 23:22 - Forum: TEKNİK - Cevaplar (6) |  | ![[Resim: elektrikli_turbo.jpg]](https://2.bp.blogspot.com/-xbVi6sYvM20/VmBT_6g-arI/AAAAAAAAk2E/AtkLCzbZfi0/s640/elektrikli_turbo.jpg) Turbo teknolojisi günden güne gelişiyor ve artık daha verimli çalışan ve yüksek güç üretilmesini sağlayan turbo teknolojileri mevcut. Bu sayede artık 1.0 litrenin altındaki motor hacimlerinden bile 1 tonun üzerindeki otomobillere yetecek miktarda güç üretilebiliyor. BMW'nin 2016 yılında tanıtılacak 5 Serisi ve yeni tanıtılan 7 Serisi'nde sunmayı planladığı 4 turbolu motor bu konuda nasıl bir noktaya geldiğimizi açıkça gösteriyor. Turbo nedir? Nasıl çalışır? Turbolar genellikle adet sayısına ve teknolojisine göre sınıflandırılırken aslında esas olarak T harfi ve çeşitli rakamlarla sınıflandırma yapmak gerekir. Bu sınıflandırma turbo konusunda lider marka olan Garett firması tarafından yapılmıştır. Ancak biz hem "sınıf" hem de adedine göre ayrı ayrı sınıflandırma yapacağız. Ancak bilinmesi gereken "flanş tipi ve turbo büyüklüğü" ile "adet ve teknoloji" birbirini bağlamaz. Örneğin çift turbo bir sistemde hem rulmanlı hem rulmansız iki ayrı turbo bulunabilir. Biz sınıflandırmayı daha iyi anlaşılabilmesi için iki farklı açıdan yaptık. Bunun nedeni "flanş tipi ve turbo büyüklüğünün" daha teknik olması sonucu bir çok kişi tarafından bilinmemesi. Diğer taraftan örneğin tek turbo ve iki turbo terimleri bir çok kişi tarafından bilinmektedir. Turbo ne kadar zamandır kullanılıyor? Turbonun tarihçesi - Flanş tipi ve turbo büyüklüğüne göre sınıflandırma
Bu sınıflandırma GARETT tarafından yapılmıştır ve temel olarak turbonun emdiği hava miktarına ve egzoz manifolduna birleştiği flanşın tipine göredir.- Kaymalı Yataklı (Rulmansız)
En yaygın ve ucuz tip turbolardır. Türbinin mile oturduğu yerde yüzük şeklinde bir yatak mevcuttur. Mil bu yatak içerisinde döner ve yağlanır. Ucuz ve tamir edilebilir olması nedeniyle otomobil üreticileri tarafından yaygın bir şekilde kullanır. 3, 4, 3/4 hava emiş kapasitesi ve flanş tipini vurgular. Rulmanlar sürtünmeyi azaltarak hareketi kolaylaştırır. Bu tip turbolarda türbin pervanesi şafta bilyalı yatakla yani rulmanla oturması sayesinde pervanenin kalkış hareketi daha rahat olur ve daha yüksek devir sayılarına ulaşabilir. Bu sayede türbin pervanesi %30 daha hızlı dönebilir ve daha fazla havayı emebilir. Bunun sonucu olarak da daha küçük bir türbinle T3/T4 ve T3/4 tipin ürettiği güçler elde edilebilir. Bazı modellerinde tamiri mümkün değildir ve sistemi komple değiştirmek gerekebilir. G harfi rulmanlı olduğunu, 25,30,35 rakamları ise hava emiş kapasitesi ve flanş tipini vurgular. Turbo ile supercharger arasındaki farklar nelerdir? Turbo türbinleri genellikle döküm tekniği ile üretilirken GTX türbini bütün halindeki bir metal parçasından CNC tekniği ile işlenerek üretilir.Daha uzun sürede ve yekpare bir metal malzemeden üretilmeleri nedeniyle oldukça pahalıdır ancak çok daha yüksek dönüş hızlarına ve sıcaklığa dayanabilir. Bu sayede daha çok yüksek güç üretebilirler. Oldukça yüksek performanslı modellerde ve yarış otomobillerinde bulunur. - Turbo adedi ve teknolojisine göre sınıflandırma
Motor silindirlerinden atılan egzoz gazları manifoltda toplanarak tek bir turbo üzerinden geçerek güç üretir. Günümüzde bir çok otomobilde tek turboya sahip motorlar mevcuttur. Bir adet turbonun ve farklı kanatçık ve salyangoz teknolojisin olmadığı en basit tipteki turbodur. Günümüzde bir çok otomobil bu tip standart turbo teknolojisine sahip motorlar ile üretilir. Ucuz ve basit olması nedeniyle özellikle ekonomik denilebilecek modellerde sıklıkla tercih edilir. - Değişken Geometrili Turbo (Variable Geometry Turbo - VGT)
Düşük devirlerde egzoz gazının basıncını artırabilmek için açılıp kapanabilen kanatçıkların olduğu bir turbo sistemidir. Bu sayede düşük devirlerde daha yüksek tork elde edilebilir. Günlük bir örnek ile açıklanacak olursa hortumdan düşük basınçla akan suya parmak basarsak basıncı artar ve daha tanzikli bir hal alır. Bu sistem alt devirlerde basıncı düşük olan egzoz gazının geçiş aralığını daraltarak gazın basıncını artırır ve türbinin daha hızlı dönmesini sağlar. Bu sayede özellikle düşük hacimli motorlardan alt devirlerde yeterli miktarda tork elde edilir. Turbo motorlarda intercooler ne işe yarar? Aşağıdaki animasyonda ilk olarak bu sistemin olmadığı bir turboyu ardından da eklenen kanatçıklarla VGT sistemini göreceksiniz. Ayrıca yüksek devir bantlarında açılarak egzoz gazının debisinin nasıl ayarlandığını görebilirsiniz. - Çift Kanallı Turbo (Bölünmüş Kanallı - Twin Scroll Turbo - Divided Turbo)
İsminde bulunan Twin kelimesiyle bir çok kişiye sistemde iki adet turbo olduğunu anımsatsa da aslında durum böyle değildir. Tek bir turbo salyangozu ve türbin pervanesi mevcuttur ancak egzoz gazı iki farklı kanaldan gelir. Kanallardan bir tanesi daha dar olan yüksek hız, daha geniş olan ise yüksek hacim kanalıdır. Egzoz gazı çıkışlarının yarısı yüksek hız kanalına bağlıyken diğer yarısı yüksek hacim kanalına bağlıdır. Turbolu ve atmosferik motorlar arasındaki farklar nelerdir? Düşük devirlerde yüksek hız kanalından egzoz gazı gelirken, yüksek hacimlerde diğer kanaldan da egzoz gazı gelir. Bu sayede değişken geometrili turbo sistemlerinde bahsettiğimiz hortum örneğine benzer bir şekilde egzoz gazının düşük devirlerde basıncı artırabiliriz. Düşük devirlerde 1. ve 3. silindirlerden gelen egzoz gazı turboya dar kanaldan gelir ve bu sayede gazın basıncı daralma sayesinde artar. Motor devri yükseldikçe yüksek hacim kanalından da egzoz gazı gelir ve ihtiyaç olan gaz debisi sağlanır. (Alt ve üstteki resimlerde belirtilen sarı ve kırmızı renkler terstir) BMW'nin bir çok modelinde bu tip bir turbo görev yapmaktadır. - Çift Turbo (iki adet)
- Bi - Turbo (Sequential - Sıralı turbo)
Bir adet küçük ve bir adette büyük turbo bulunur. Küçük turbo dönme kolaylığı nedeniyle düşük devirlerde devrede iken büyük turbo daha yüksek devirlerde devreye girer. Bu motora örnek olarak VW Amarok'da da kullanılan 2.0 litre turbo-dizel 180ps ünite gösterilebilir. - Twin Turbo ([b]İkiz-Parallel- Paralel turbo)[/b]
Bir biri ile eşit büyüklükte iki adet turbodan oluşur. Genellikle iki küçük turbonun kullanılması ile oluşan bu sistem tek turbolu sistemlerdeki turbo boşluğunu (turbo-lag) azaltabilmek için tercih edilmiştir. 2006 BMW 3.35i ve 2004 Audi RS6 bu tip bir motora sahiptir. Turbo boşluğunu azaltacak 3 yeni teknoloji Farklı çeşitleri bulunsa da genellikle Bi-Turbo sistemlere 1 adet daha küçük turbo eklenmesiyle elde edilir. Bu motora en güzel örnek BMW M550d modelinde bulunan 3 litre hacminde 6 silindirli dizel motordur. Bu motor 381ps güce ve 740nm torka sahiptir. Düşük devirlerde birinci.küçük turbo devreye girer, orta devirlerde büyük turbo da eklenir ve 2 turbo beraber çalışmaya devam eder. Yüksek devirlerde ise ikinci küçük turbo da devreye girer ve 3 turbo da beraber çalışır ve bu sayede oldukça yüksek güç ve tork elde edilirken oldukça iyi bir şekilde devir bantlarına dağılmış olur. - Dörtlü Turbo (Quad-Turbo)
4 adet eşit büyüklükteki turbodan oluşan bu sistem 8 litre W16 motora sahip Bugatti Veyron modelinde kullanıldı. 2 adet VR8 motorun birleştirilmesi ve her VR8 motora iki adet turbo eklenmesiyle oluşturulan bu motor 1000hp güç ve 1250nm tork üretiyor. Ayrıca 1200hp güce sahip bir versiyonu da bulunuyor. Bu motordaki turbo sistemi için 2 X twin turbo denilebilir. [img=320x0]https://2.bp.blogspot.com/-c0_Etgb_poc/Vl9BPPTS1gI/AAAAAAAAk0E/d1O49QkatVg/s320/Bugatti%2BVeyron%2BW16%2Bengine%2Bflow%2Bdiagram.jpeg[/img] sekizsilindir/alıntıdır | | | |